23 Şubat 2016

 İtibarsız adam / Şerafettin Kaya

Şerafettin Kaya uzun yıllardır tanıdığım en doğal dostlarımdan birisidir. Göründüğü gibi olan, olduğu gibi görünen dostlarımdandır. Mizah ve gözlem yanı çok güçlüdür. Yazdığı dergilerde ve kitaplarında başta kendini ve sokaktaki hayatı yazmıştır. Asla kurgusu yoktur.

Nüfusumuzun giderek artmasına ters orantılı olarak, daha da yalnızlaşan ve içine kapanan insanı yazıyor ve anlatıyor.

Anlatıyor diyorum. Çünkü Şerafettin Kaya aynı zamanda Cibali Tiyatro'nun da kurucusudur. Cibali Tiyatro'nun oyunlarını izleyen herkes kendi hayatından mutlaka bir kesit bulacak ve sahnedeki oyuncunun hayatını oynadığını sanacaktır.

Şerafettin Kaya'nın “İtibarsız Adam” adlı kitabı giderek yalnızlaşan, öz güvenini yitiren, kimlik ve sığınacak bir liman arayan binlerce insanın ortak hayatıdır aslında.

İtibarsız Adam, sadece varolmaya çalışan, içten içe sevilmekten çoktan vazgeçmiş, sevecek birini bulma çabasındaki bir adamın serüveni. Bu serüven içinde zaman zaman içiniz burkuluyor, zaman zaman gülmekten firenleriniz patlayabiliyor.

Çağın insanı getirdiği acımasızlığı çok iyi yakalamış Şerafettin Kaya. Roman kahramanı hergün sokakta karşılaştığımız sıradan insanlardan biri aslında. Bu sıradanlığın içinde nasıl fırtınaların koptuğunu, "ben de aranızdayım" diyebilmenin nasıl acımasız bir çabayı gerektirğini kitabı bitirince anlıyorsunuz. Ve insana bakışınız değişiyor. Birisine gülümseyerek  merhaba demenin önemini anlıyorsunuz.

İtibarsız adam kendini açık yüreklilikle tarif eder, " Hadi ailemden kopuk yaşıyorum; bir tane olsun dostum da mı yok! Sevgilim yok. Asker arkadaşım yok. Okul arkadaşım yok. Kader arkadaşım yok. Sırtımda bir çuval "yok" la dolaşıyorum. "Yok" ların içine biri civa doldurmuş; artık taşıyamaz hale geldim. Belki de hepsi var." Burada okurun kendi yaşamını, ilişkilerini sorgulaması için bir alan yaratıldığı süphesiz. Çoğumuz bu yüzleşmenin sınırlarına girmeyiz. Elyordamıyla oralarda yalnızlıkların beklediğini hissederiz. Dibe vurmuş itibarsız adam bu kaygıları geride bırakmıştır artık. Hedefleri her gün yeniden başlanacak kadar basite inmiştir.

serafettin-kaya-1Yoksulluğun ve yalnızlığın kuşattığı İtibarsız adam, her defasında hayata karşı yeniliyor olmasına karşın savaşmaktan asla vazgeçmiyor. Kendini hep "yeni bir yaşam doğuracak" güçte görür. Dik durmaya çalışan, dik durduğu sanısı içinde varolma kavgasına devam eder.

İtibarını düzeltmeye çalışan adamın kendi doğrusunu görmesi de sonucu değiştirmiyor, " Güçlü biri olmaya çalıştıkça küçülüp zavallı biri oluyorsun.." 

Kitabı okuduktan veya oyunu izledikten sonra kesinlikle hayata bakışınız değişecektir. Şerafettin abimiz güzel özetlemiş toplumu.

Aslında günümüzün başlıca sorunu yalnızlıktır. Kendini ifade edememedir. Karşısında bir dinleyicinin olmamasıdır. Değer görmemedir. İtilip kalkılmadır.

İnanın bunlar ortadan kalksın, bunalım denen ruhsal sorunların çoğu ortadan yok olacaktır. Sokaklar daha emniyetli olacaktır. İnsanlar daha mutlu olacaktır. Bırakın toplumu ailemizin içinde bile yalnızız. Ve bu yalnızlık topluma maalesef sevgisizlik, mutsuzluk, depresyon ve şiddet olarak dönüyor.